G20’deki aile fotoğrafı dünyaya cevap niteliğinde

Prof. Dr. Salih Yılmaz, Türkiye ve Rusya’nın uçak krizi öncesinden çok daha iyi ilişki ve işbirliği içinde olacağını ifade etti.

Yılmaz’a göre, G20 Zirvesi’nde verilen aile fotoğrafı da çift kutuplu dünyada tarafların oluşumuna karşı bir cevap niteliği taşıyor. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Yılmaz, Sputnik’e yaptığı açıklamada, Erdoğan ve Putin’in Çin’deki görüşmelerinin, 9 Ağustos’ta St. Petersburg’da yaptıkları buluşmanın bir teyidi olduğunu söyledi.

Ağustos’taki görüşmede Türkiye’nin Suriye’de yapacağı Fırat Kalkanı harekatının da konuşulduğunu ifade eden Yılmaz, Çin’deki zirvede de bu sürecin nasıl ilerlediği konusunun ele alındığını kaydetti.

‘ÇİN’DE YÜKSEK DÜZEYLİ BİR GÖRÜŞME OLDU’

Erdoğan’ın heyetinde Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Erdoğan’ın da söylediği gibi bu yüksek düzeyli bir görüşme ve iki ülkenin birbirine ne kadar önem verdiğinin göstergesi” dedi.

‘DARBE GİRİŞİMİ İLE GÖRÜŞME ENGELLENMEYE ÇALIŞILDI’

Buna benzer bir görüşmenin aslında Antalya’daki G20 zirvesinde de olduğunu ve tarafların önemli konularda anlaştığını ifade eden Yılmaz, “Hatta o dönemde Putin ve Erdoğan’ın yaptığı görüşmede 3 Aralık 2015’te Türkiye’nin Suriye’ye girmesi konusunda bir uzlaşı vardı. Fakat bunun hemen öncesinde, 24 Kasım’da uçak krizi ile bu süreç sekteye uğradı ve ilişkiler sıfıra indirildi. Ondan sonraki süreçte 9 Ağustos’ta iki ülke liderinin görüşmesi öncesinde de 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi oldu ve bu görüşmede aslında bir şekilde engellenmeye çalışıldı diyebiliriz” ifadelerini kullandı.

‘ARTIK SÜREÇTE İRAN VE ÇİN DE VAR, İLİŞKİLER DAHA İYİ OLUR’

Türkiye ile Rusya’nın bundan sonraki süreçte 24 Kasım öncesinden çok daha iyi ilişki ve işbirliği içinde olacağını kaydeden Yılmaz, “Çünkü artık sürece İran ve Çin de eklenmiş durumda. İran ve Çin, Türkiye ile olan ilişkilerini daha da geliştirmesi konusunda hem Rusya’yı hem de Avrasya bölgesindeki diğer güçleri cesaretlendiriyorlar. Bu konuda oldukça ileri düzeyde bir işbirliği var ki bunu biz Türkiye’nin Suriye’de şu anda yaptığı operasyonda görüyoruz” dedi. Hem İran’dan hem de Rusya’dan Türkiye’nin bu operasyona yönelik çok da ağır demeçlerin gelmediğini hatta destekleyici ve sürükleyici demeçlerin verildiğini kaydeden Yılmaz, Putin’in de son görüşmede Türkiye’nin teröre karşı verdiği mücadeleyi desteklediklerini ifade ettiğini belirtti. Çin’deki G20 zirvesindeki aile fotoğrafına da dikkat çeken Yılmaz, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Çin Cumhurbaşkanı Şi Cinping ve Rusya Devlet Başkanı Putin ile aynı sıraya konulmasının aslında ABD ve AB’ye de bir cevap olarak görünebileceğini söyledi. Yılmaz, “Şi ‘nin sağında (ABD Başkanı Barack) Obama ve (Almanya Başbakanı Angela)Merkel varken Şi’nin solunda Erdoğan ve Putin’in olması da yeni çift kutuplu dünyada tarafların oluşumuna karşı bir cevap” diye konuştu.

‘ERDOĞAN-PUTİN’İN ÖNCELİKLİ GÜNDEMİ EKONOMİ OLDU’

Yılmaz’a göre Çin’deki Erdoğan-Putin zirvesinde öncelikle ekonomik ilişkiler ele alındı, bu çerçevede iki ilke arasındaki kısıtlamaların kaldırılma süreci değerlendirildi. Görüşmede Enerji Bakanı’nın da bulunmasının önemli olduğunu kaydeden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘TÜRK AKIMI VE AKKUYU NÜKLEER SANTRAL İLE İLGİLİ BEKLENTİLER VAR’

“Çünkü Rusya’nın Türkiye’den istekleri, talepleri var. Öncelikle Türk Akımı ile ilgili projenin hızlandırılmasını istiyor. Bununla ilgili iki tarafın ekim ayına kadar bir anlaşma imzalayacak seviyeye gelmesini istiyor. Bunun dışında Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili bir gecikme var. Bu gecikme iki taraftan da kaynaklanıyor. Bunun bir an önce sona erdirilerek projenin başlangıcının yapılmasını istiyorlar. Bu da önemli bir konu.”

CHARTER SEFERLERİ VE TARIM ÜRÜNLERİ

“Türkiye’nin Rusya’dan özellikle charter seferlerinin başlatılması konusunda talepleri vardı. Bu başladı. Bunun dışında bazı tarım ürünlerine karşı uygulanan ambargolar var, Türkiye bunun kısa zamanda tamamen bitirilmesini istiyor. Tarım Bakanlığı’nda bunun üzerine çalışmalar devam ediyor.”

RUSYA İLE SERBEST TİCARET ANLAŞMASI VE AVRASYA BİRLİĞİ

“Türkiye ile Rusya arasında serbest ticaret anlaşmasının imzalanması gündeme geldi. Serbest ticaret anlaşması imzalanırsa Türkiye, Avrasya Birliği’ne girmeden aslında Avrasya Gümrük Birliği’ne de dahil olmuş olacak. Böyle bir durum söz konusu. Rusya, Türkiye’nin Avrasya ile bağlarının güçlendirmeye çalışıyor.”

‘ÇİN VE KAZAKİSTAN TÜRKİYE’NİN ŞANGHAY’A DAHİL OLMASINI İSTİYOR’

“Çin ve Kazakistan özellikle Türkiye’nin Şanghay’a dahil olmasını istiyorlar. Her ne kadar görünmese de aslında Avrasya’da Türkiye’nin en önemli destekçilerinden birisinin Çin olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü Çin, İpek Yolu ekonomi kuşağı projesi doğrultusunda Türkiye’nin önemli bir coğrafi konuma sahip olduğunu düşünüyor. Avrupa’ya ulaşacak bu ticaret yolu kendisi açısından önemli.”

‘İKİ ÜLKE TOPLUMLARI LİDERLERİNİ CESARETLENDİRİYOR’

Yılmaz, “Türk toplumu Rusya ile ilişkilerin geliştirilmesinde Erdoğan’ı cesaretlendiriyor, Rus toplumu da Putin’i Türkiye ile ilişkileri geliştirmesi konusunda cesaretlendiriyor” dedi. Rusya’nın, ABD’nin kendi sınırlarına doğru NATO kanalında ilerlemesini tehdit olarak algıladığını kaydeden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘PYD İLE OLUŞTUŞRULMAYA ÇALIŞILAN AKDENİZ KORİDORU RUSYA AÇISINDAN DA OLUMSUZ’

“15 Temmuz FETÖ darbe girişiminden sonra Türkiye’nin de ABD ilişkilerinde kendisini ‘check’ etmesi, ABD’nin tavırlarındaki uyumsuzluk ve samimiyetsizlik bir şekilde Türkiye’nin ABD ile olan politikalarının yeniden şekillendirmesine ve düşünmesine sebep oldu. Son Suriye operasyonunda Türkiye, ABD’den izin almadan ya da ABD ile bir şekilde görüş alışverişi yapmadan Cerablus’a girdi. Sadece son gün müttefik uçaklarının Türkiye’nin yapacağı saldırılarda herhangi bir koordinasyonsuzluk olmaması açısından bilgilendirme yaptı. ABD bu şartlar altında bir anda Suriye’de şoka uğramış durumda. Çünkü PYD ile oluşturmaya çalıştığı bu Akdeniz koridoru Rusya açısından da çok olumsuzluklar içeriyor. Rusya’nın en önemli değerleri petrol ve doğalgaz konusunda pazarın bir şekilde genişlemesine neden olabilir ya da Rusya’nın elindeki pazarın Akdeniz koridoruyla başka ülkelere geçmesine sebep olabilir.”

‘ABD ENERJİYİ KONTROL ETMEK, BEKÇİLİĞİNİ DE PYD’YE VERMEK İSTİYOR’

“Aslında ABD’nin PYD’ye verdiği desteği çoğumuz gözden kaçırıyoruz. Bu destek IŞİD ile mücadele olarak gözükse de asıl plan başka. ABD bölgede yeni bir hak oluşturarak enerjiyi kontrol etmek, enerjinin bekçiliğini de PYD’ye vermek istiyor. Bu açıdan bu plan hem Rusya hem Türkiye hem de İran, Suudi Arabistan olmak üzere diğer ülkeler içinde oldukça tehlikeli.

‘PUTİN VE ERDOĞAN ORTADOĞU’DA NE PLANLANDIĞINI ANLADILAR’

“Hem Putin hem Erdoğan Ortadoğu’da ne planlandığını, kendilerine karşı hangi ülkelerin, hangi sorunlar üzerinden geldiğini anladılar. Çok düzeyli uygun bir plan üzerinde, işbirliği üzerinde devam ediyorlar.”,

Kaynak: http://www.abhaber.com/prof-dr-salih-yilmaz-g20deki-aile-fotografi-dunyaya-cevap-niteliginde/