Suriyeli ‘muhalifler’ Riyad’da toplandı

Suriyeli silahlı ‘muhalefet’, Soçi’de gerçekleştirilen Suriye zirvesiyle eşzamanlı olarak Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da toplandı.

Suriye’de hükümet karşıtı silahlı ‘muhalefetin’ temsilcileri, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da toplandı. İki gün sürecek konferansa Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cübeyr ve Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da katıldı.

Toplantı öncesinde bir başka ‘muhalif’ organizasyon olan Müzakere Yüksek Komitesi’nin başkanı Riyad Hicab ve diğer bazı ‘muhalif’ liderlerin istifa etmesi nedeniyle konferansın ertelendiği iddia edilmişti. Konferansa söz konusu isimlerin çağrılmadığı belirtildi.

Türkiye, Rusya ve İran’ın Rusya’nın Soçi kentinde düzenlediği Suriye zirvesiyle eşzamanlı olarak gerçekleştirilen konferansın açılışında konuşan Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Cübeyr, ülkede süre giden savaş nedeniyle Suriye halkının “bitkin düştüğünü” belirterek, silahlandırdıkları cihatçı grupların oluşturduğu ‘muhalefet’in “tarihi sorumluluğu” bulunduğunu söyledi.

Cübeyr’in ardından konuşan BM Suriye Özel Temsilcisi Mistura ise Suriye krizinin çözümü konusunda BM kararları doğrultusunda siyasi çözüme ulaşılması gerektiğini söyledi.

Suriye’de muhalifler tarafından oluşturulan İdlib merkezli sivil yönetim, Kurtuluş Hükümeti’nin lideri, Astana anlaşmasının Esed rejimini kurtarmayı amaçladığını söyledi. Muhalif lider, “Suriye halkının katilleri tarafından desteklenen hiçbir toplantıya katılmayacağız” şeklinde konuştu.

On The Ground News’ten Gazeteci Bilal Abdulkerim’e konuşan Kurtuluş Hükümeti lideri Dr. Muhammed el Şeyh, Astana görüşmelerini değerlendirdi. Görüşmelerin, Rusya’nın hilesinden ibaret olduğunu savunan Şeyh, “Astana’nın en önemli destekçisi Suriye halkının katili Rusya” dedi.

“ASTANA’NIN AMACI DEVRİMİ YOK ETMEK”

Önümüzdeki günlerde düzenlenecek olan Astana görüşmelerine katılıp katılmayacaklarına ilişkin soruyu yanıtlayan Muhammed el Şeyh, toplantıya katılmalarının söz konusu olmadığını ifade etti. Rusya garantörlüğünde yürütülen görüşmelerin amacının rejimi ayakta tutmak olduğunu savunarak “Suriye devrimini yok etmek ve rejimi ayakta tutmayı amaçlayan her konferansa karşı duruşumuz nettir” dedi.

“Birincisi, Suriye devrimini yok etmek ve rejimi ayakta tutmak için düzenlenen konferanslara karşı duruşumuz nettir. Biz, Astana’nın Rusya’nın bir hilesi olduğunu ve Cenevre sürecine alternatif olarak düzenlendiğini biliyoruz. Bu görüşmelerde Suriye halkının katillerinden biri olan, camileri, hastaneler ve okulları vuran Rusya garantör konumundadır. Onlar Suriye halkını öldürmeye devam ederken nasıl olur da bir çözümden veya barıştan bahsedebilirler?”

“RUSYA VE İRAN’A GÜVENMİYORUZ”

Astana anlaşmasının Suriye halkı için olumsuz sonuçlar doğurduğunu ifade eden Kurtuluş Hükümeti lideri görüşmelerin ülkedeki krize çözüm getirmesinin mümkün olmadığını belirtti. Dr. Muhammed el Şeyh, “Astana sürecinin Suriye devrimi ve silahlı gruplar için bir kayıp olduğunu görüyoruz” dedi.

“Halkımızı öldürmeye devam ederlerken anlaşmanın garantörü kabul edilen Rusya ve İran’ın Suriye konusunda çözüm bulacağına güvenmiyoruz. Rejimi ayakta tutma girişimleri bizi ilgilendirmiyor ve asla bu anlaşmalara katılmayacağız. Suriye halkının katilleri tarafından desteklenen hiçbir toplantıya katılmayacağız.”

Muhammed el Şeyh, herhangi bir görüşmeye katılmaları için öncelikle Esed rejiminin ortadan kaldırılması ve Suriye halkının haklarının kabul edilmesi gerektiğini bildirdi.

BAĞIMSIZ SİVİL YÖNETİM

İdlib ve çevresinde muhalifler tarafından kurulan Kurtuluş Hükümeti bölgedeki ilk bağımsız ve sivil yönetim girişimi olarak biliniyor. Muhalif akademisyenlerin öncülük ettiği girişim aylar süren toplantıların ardından aktivistler, ilim adamları, aşiret liderleri ve ülkenin çeşitli bölgelerinden gelen temsilciler tarafından kuruldu.

İdlib Üniversitesi Başkanı Dr. Muhammed el Şeyh’in liderlik ettiği Kurtuluş Hükümeti’nde Özgür Suriye Ordusu kurucusu Albay Riyad Esed de askeri ilişkilerden sorumlu Başbakan Yardımcılığı görevini yürütüyor.

İdlib ve çevresinde birçok bölgenin yönetimini devralan hükümete, Tahriru’ş Şam Heyeti de destek veriyor. Muhaliflerin Kurtuluş Hükümeti girişimi silahlı grupların sivil idareye müdahale etmesinin önüne geçilmesi ve muhalefeti temsil eden siyasi bir yapı oluşturulması gibi hedeflere sahip.